DÜŞ
Fatih TEZCE’nin kaleminden..
Önce gülüşlerini çiziyorum aklıma… Sonra gülüşlerinden bulmaya çalışıyorum aklımdan seni… Hayal etmek seni gamzeli yanağından, ne hoş… Gözbebeğinin mavisine yerleşebilmek ne güzel, ey güzel, hayalinde de olsa… Ve koşturmak bir rüyandan diğer rüyalarına… Kollarında uyutmak bütün geçmişimi… Yorulmak ne güzel mazimizde… Ben seni düşündüm… Ben senin düşündüm…
Seni ilk gördüğümde şehirde kar vardı… Havanın soğuğunu ise bakışlarınla ısıtmıştın… Sonra hafif dalgalı saçlarını hatırlıyorum… Saçlarına kırağı düşmüş gibiydi, soğuktu ellerin… Yanaklarımız kızarmıştı… Bu pembemsi sahne, utangaçlıktandı ama biz soğuğa suç bulmuştuk… Seninle her yere yürüyerek gitmenin şiirden sonra en çok sevdiğim delilik olduğunu nerden bilecektin! Yürüyen bendim, ancak şehir yürüyordu sanki… Gidiyordu her şey… Dünya yuvarlakmış doğru diyorduk; çünkü seninle hep aynı yere gidiyorduk… Kars’ta Sema Pastanesi’nde utangaç ve yalnızken camdaki resmin, dışarıda kar yağıyordu… O şehre ne çok kar yağıyordu… O şehirde ne de çok yalnız cam resimlerimiz kaldı…
Otogarın sonunda elimde soğumuş çayla hep seni beklerdim ben… O kadar uzağa nasıl yapılırsa Otogar, sen de her gidişinle benden o kadar uzağa gidiyordun… Ben seni dönüşlerinde hep soğumuş çay bardağında bekliyordum… Otogarlar buluşma kurdelelerinin kesildiği yerler… Ve benim, kalbimden makas kan damlasından kırmızı şeritle öylece kaldığım yer oluyordu ülkemin tüm otogarları…
Ben seni karlı yollara iz bırakan otobüslerin arabesk şarkılarında beklerdim… Ben seni göç eden saka kuşunun taşıdığı toprak kokusu gibi safça beklerdim… Ben seni tarihi sokakların gökyüzüyle bakıştığı duraklarda beklerdim… Ben seni ırmakların taşındığı su tomurcuklarının birike birike göl olması kadar sabırla beklerdim… Ben seni Aşkale’den sonra bitmek bilmeyen uzun yolun uzunluğu kadar uzun uzun beklerdim…
Doğu ekspresinin geçtiği köylerin, kıştan sonra ilkbaharı beklediği gibi, baharda fışkıran söğüt ağacının sarkan kollarının çimenleri beklediği gibi bekledim seni… Ben beklemeyi de sende sakladım… Saklandığın öykülerden çık da gel… Hayalinden mahrum bırakma beni… Çünkü ben seni düşündüm… Çünkü ben senin düşündüm…
Fatih TEZCE