EĞİTİME DAİR

                                                      DEPREM SONRASI EĞİTİM

Ülkemizde K. Maraş Pazarcık- Elbistan merkezli yaşanan büyük deprem felaketleri 11 ilimizi tarihimizin gördüğü en büyük yıkımlarla karşı karşıya bırakmıştır.

     Deprem, ülkemizde 50. bini aşkın can kaybına, 100 binleri aşan yaralıya ve milyonlarca insanın evsiz barksız kalmasına yol açmıştır.Sosyal, ekonomik, psikolojik vb. büyük kayıplara neden olmuştur.

Belki kaybettiklerimizi geri getiremeyeceğiz, ancak geri de kalanlara yeni hayatlar kurmak, onlara umut, gelecek vermeli, şehirlerin , insanlarınyeniden ayağa kalmasını sağlamalıyız.

Deprem sonrası yeni hayatları kurabilmek için eğitimi ve öğretimin süratle hayata geçirilmesi gerekir. Çocukların öğretmenlerin yeniden okullarına kavuşabilmesi için yıkılan okulların hızla yapılması, yapım süresince prefabrik okullarda eğitim ve öğretime başlanmalıdır.

Eğitim sadece depremi doğrudan vuran 11 ilimizi değil, tüm ülkemizi de her açıdan onlarca yıl geriye getirdi. Eğitimdeki bu kayıpları telafi etmek hiç de kolay olmayacak.

Uzun bir süre deprem bölgesindeki  öğrencilerin ve öğretmenlerin tüm ihtiyaçlarının devlet tarafından karşılanması, bölgeye tecrübeli , gönüllüeğitimcilerin gönderilmesi ve bölgeye özel , özendirici eğitim teşvikleri verilmelidir.

Bölgede ve tüm ülkede Psikolojik ve Rehberlik Danışmanlık hizmetlerinin etkin,  verimli ve sürekli verilebilmesi için tedbirler alınmalıdır.

Okulların her kademede süratle açılabilmesi, MEB Çalışma takviminde yapılacak düzenleme ile Nisan ayı ara tatilinin kaldırılarak, Haziran sonuna kadar eğitimim devamına karar verilmelidir.

Eğitim sadece depremin yaralarının sarılması, çocukların geleceğini inşaa edilmesi için bir süreç değildir. Bir daha bu felaketlerin yaşanmaması  için cehaletle savaşmanın da en etkili yoludur.

Depreme kuşağında ülkemizin dayanıklı binalar yapabilmesi, ilgili mevzuatlar ve uygulamaların istisnasız uygulanabilmesi, depremle yaşama eğitiminin her bireye kazandırılması,  depreme hazırlıklı devlet- millet bilinci için öncelikle nitelikli eğitim yoluyla ahlak ve vicdan sahibi, iyi insan iyi vatandaş yetiştirmekten geçmektedir.

‘’ Eğitimdir ki bir milleti ya hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır;  ya da esaret ve sefalete terk eder.’’

1. M. Kemal Atatürk.

Sağlıklı, mutlu ve eğitimli kalın…