BOŞANMA DAVALARI
Aile toplumun temel taşıdır. İnsanlar nice umutlar ve güzel duygularla evliliğe adım atmakta fakat sonradan ortaya çıkan çeşitli nedenlerle aile birliğine son verebilmektedir. Elbette arzulanan hiçbir evlilik birliğinin bozulmaması insanların emek vererek kurdukları yuvalarının ilelebet devam etmesidir. Ancak bunun mümkün olmadığı durumlarda yasal olarak evliliğe son verilmesi mümkündür.
Boşanma evlilik birliğine mahkeme kararıyla son verilmesidir.Boşanma davaları Anlaşmalı Boşanma veya Çekişmeli Boşanma şeklinde iki türde açılabilir. Her iki boşanma davası da Aile Mahkemesinde görülür. Çekişmeli boşanma davalarında yetkili mahkeme, davalı veya davacı tarafın yerleşim yeri Aile Mahkemesi ya da eşlerin son altı aydan beriikamet ettikleri yerin Aile Mahkemesidir. Anlaşmalı boşanmada yetkili mahkeme tarafların üzerinde mutabık kaldıkları herhangi bir yer Aile Mahkemesidir.
ÇEKİŞMELİ BOŞANMA
Çekişmeli boşanma davaları tarafların boşanma, velayet, nafaka, maddi ve manevi tazminat, mal paylaşımı gibi konularda anlaşmaya varamadığı, ihtilaflı olduğu dava türüdür. Çekişmeli boşanma davaları genel ya da özel boşanma sebeplerine dayanılarak açılabilir.Özel Boşanma Sebepleri yasada özel olarak sayılmıştır.
- Özel Boşanma Sebepleri:
1-Zina: Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir. Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her halde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava hakkı yoktur.
2- Hayata Kast, Pek Kötü veya Onur Kırıcı Davranış: Eşlerden her biri diğeri tarafından hayatına kastedilmesi veya kendisine pek kötü davranılması ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunulması sebebiyle boşanma davası açabilir. Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden itibaren altı(6)ay ve her halde doğumunun üzerinden beş(5) yıl geçmekle dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava hakkı yoktur.
3- Suç İşleme VeHaysiyetsiz Hayat Sürme:Eşlerden biri küçük düşürücü bir suç işler veya haysiyetsiz bir hayat sürer ve bu sebeplerden ötürü onunla birlikte yaşaması diğer eşten beklenemezse, bu eş her zaman boşanma davası açabilir.
4- Terk:Eşlerden biri, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek maksadıyla diğerini terk ettiği veya haklı bir sebep olmadan ortak konuta dönmediği takdirde ayrılık, en az altı ay sürmüş ve bu durum devam etmekte ve istem üzerine hakim veya noter tarafından yapılan ihtar sonuçsuz kalmış ise, terk edilen eşboşanma davası açabilir.
5- Akıl Hastalığı: Eşlerden biri akıl hastası olup da bu yüzden ortak hayat diğer eş için çekilmez hale gelirse, hastalığın geçmesine olanak bulunmadığı resmi sağlık kurulu raporuyla tespit edilmek koşuluyla bu eş boşanma davası açabilir.
- Genel Boşanma Sebepleri:Medeni Kanunda Genel Boşanma Sebepleri üç başlıkta düzenlenmiştir. Evlilik birliğinin temelinden sarsılması, eşlerin anlaşması ve ortak hayatın yeniden kurulamaması.Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılırsa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Şiddetli geçimsizlik olarak ta bilinen evlilik birliğini temelinden sarsan her olay buraya girer. Örnek verecek olursak şiddet, hakaret, zina teşkil etmeyen cinsel sadakat yükümlülüklerinin ihlali, cinsel uyumsuzluklar ve yetersizlikler, aşırı kıskançlık, psikolojik davranış bozuklukları, evlilik birliğinin yükümlülüklerini yerine getirmeme gibi her şey olabilir. Kanunda evlilik birliğini temelinden sarsan nedenler tek tek sayılmadığından Yargıtay içtihatları ile bu vakıaların neler olabileceği belirtilmiştir.
ANLAŞMALI BOŞANMA
Tarafların boşanmaya ilişkin her konuda anlaştığı, yasanın bu durumda evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını kabul ettiği, mahkemenin boşanma kararı verdiğidava türüdür. Şartları; evliliğin en az bir yıl sürmüş olması,eşlerinbirlikte mahkemeye başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi, hakimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerini serbestçe açıkladıklarına kanaat getirmesi ve son olarak ta eşlerin maddi ve manevi tüm hukuki sonuçlar üzerinde uzlaştıklarını anlaşma protokolü üzerinde belirtmeleri gerekir.