Söz Milletin…
Evet-Hayır kararını millet verir.
Her birey, demokrasinin gereği sandığa gitmeli, oyunu kullanmalı ve çıkan sonuç ne olursa olsun sonucu kabul etmeli.
Bu nedenle konuşma üslubumuza, sosyal medyada paylaşımlarımıza dikkat etmemiz gerekiyor.
Evet diyecek olan da Hayır diyecek olan da yüce Türk milletidir.
Her Türk vatandaşının bir düşüncesi olduğuna göre benim de düşüncemi yazmakta bir mahsur görmüyorum.
Türkiye Cumhuriyetinin ivedilikle kendi Milli Anayasası’nı yapmaya ihtiyacı vardır.
16 Nisan’da halkımızın seçimine sunulan yasalar tartışılabilir, eksik olabilir hatta yanlış olanalar dahi olabilir.
Lakin milli bir anayasaya tartışmaksızın ihtiyaç vardır.
Hep düşündürmüştür beni;
Nasıl olur da, ‘5 bin yıllık bir milletiz, 2 bin yıllık devletiz, 100 yıllık Cumhuriyetiz’ diyeceksin ama halen anayasa tartışacaksın.
Yıl 2017, maalesef halen darbe dönemlerinde yapılan Anayasayı tartışıyoruz.
Yabancı ülkelerden toplama maddelerle cuntacı darbeci, hatta Emperyalist ülkelerin yalancı faizci kuruluşların borç para karşılığında dayatılan kanun hükmünde kararnamelerle çıkarılan yasalar Türk milletinin temsilcisi durumunda olan TBMM’yi emperyalist güçlere hizmet eder hale getirmiştir.
Yakın tarihimize baktığımız zaman buna benzer dayatma yasaları paşa paşa çıkarttıkları görülür. Çok şükür şimdi IMF yok…
Doğrusuyla yanlışıyla bu yüce milletin kendi Anayasasını yapmaya başlaması dahi büyük bir başarıdır.
Çıkacak olan maddeler yeterli değildir,
Hükümetimiz siyasilerimiz öğretim görevlilerimiz sivil toplum kuruluşlarımız kısacası bilgi birikimi olan her kesimin daha fazla azimle Anayasa’sının her maddesini, Türk milletinin onurunu, şerefini, adaletini, ekonomisini koruyarak, gözeterek sil baştan tekrar yapmalıdır.
17 devlet kurmuş 5 bin yıllık millet olan 2 bin yıllık devlet olan 100 yıllık Cumhuriyet olan yüce Türk milletinin hak ettiği yere gelebilmesi için 16 Nisan referandumunun bir başlangıç olacağına inanıyorum.
Bu cennet vatanımızın Orta Doğu ülkeleri gibi olmaması için, ikiyüzlü Avrupa ülkelerinin şerefsizce dayatmalarına boyun eğmemek için, Emperyalist güçlerin ülkemizi sömürü altına almamaları için, bu ülkede yaşayan kendine Müslüman diyen vatan hainlerinin amacına ulaşmaması için, düşmanına dahi adalet dağıtan bu yüce milletin bir daha İstiklal Marşı yazmaması için, anaların ‘15’likler Geliyor Türküsü’nü Çanakkale’de söylememesi için, sağcı solcu diye kardeşin kanını dökmemek için, milletin seçtiği başbakanların, devlet adamlarının idam edilmemesi için, 80 ihtilalinin olmaması için, Türk milletinin hak ettiği değerlere sahip olabilmesi için, sözde değil özde demokrasi için, insan haklarının dünyaya örnek olması için, Türk milletinin adaletini, yaşam tarzını, gelenek ve göreneklerini yaşayabilmemiz için…
Özgür birey için,
Zengin millet için,
Güçlü devlet için…
Kararım;
EVET!..