Türkiye Yüzde 870’la Dünya Rekoru Kırdı!

Gıda fiyatları dünya genelinde artarken, Türkiye’de et fiyatlarının son 5 yılda yüzde 870 oranında arttığı öğrenildi. Buna karşılık, son 5 yılda dünyada et fiyatları sadece yüzde 13 oranında zamlandı. İşte detaylar…
Son yıllarda dünyada gıda fiyatlarında meydana gelen zamlar, özellikle et ürünlerinde rekor seviyeleri buldu.
Fakat Türkiye, et fiyatlarındaki zammın çok ötesinde bir tabloyla karşı karşıya kaldı. Son 5 yıldır dünya genelinde et fiyatları ortalama yüzde 13 oranında yükselirken, Türkiye’de bu oran yüzde 870’ye ulaştı.
Global ölçekte et fiyatlarındaki artışın temel nedenleri arasında iklim değişikliği, pandemi sürecinin tedarik zincirlerinde yarattığı aksaklıklar, enerji maliyetlerindeki artış ve hayvan yemi fiyatlarının artması olarak gösteriliyor. Özellikle Ukrayna-Rusya savaşı, buğday ve mısır gibi temel tarım ürünlerinin fiyatlarına zam yaparak hayvancılığı da olumsuz etkiledi.
Dünya Bankası ve Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütünden (FAO) elde edilen verilere göre, global et fiyatlarındaki zam yüzde 13 ile sınırlı kaldı.
ET FİYATLARINDAKİ ZAMLARIN SEBEPLERİ NELER?
Türkiye’de ise et fiyatlarındaki zam oranı, dünya ortalamasının fazlasıyla üstünde ilerliyor. Son 5 yılda yüzde 870 oranında zam gelmesi, ülke içindeki ekonomik ve yapısal problemlere bağlı olduğun belirtiliyor.
Hayvancılığa ilişkin devlet desteklerinin yetersiz kalması ve sektördeki yapısal problemler, hayvan yetiştiricilerinin zorlanmasına sebep olurken; bu durum, üretim maliyetlerini artırarak tüketiciye yansıdı.
Ülke, global gıda fiyatlarındaki zamdan da etkilenirken, özellikle pandeminin ardından küresel çapta meydana gelen tedarik zinciri problemleri ve Ukrayna-Rusya savaşının yarattığı belirsizlikler, et fiyatlarını olumsuz etkiledi.
Ülkedeki et fiyatlarında yaşanan yüzde 870 oranındaki zam, maddi ve sosyal bakımdan ciddi bir problem haline geldi. Dünyada yaşanan olayların etkisiyle beraber, Türkiye’de içindeki yapısal sorunların da söz konusu zamdaki payının büyük olduğu belirtiliyor.
Uzmanlar, uzun vadeli ve kalıcı çözümlerin gelmemesi durumunda, bu durumun bir süre daha devam edeceğini öngörüyor.